Diz Kireçlenmesi Tedavisi

İnsan vücudu oldukça kapsamlı ve detaylı sistemlerden oluşan bir yapıdır. Bu yapıyı oluşturan en önemli sistemlerden biri de iskelet sistemidir. İskelet sistemi, insan vücudunu ayakta tutmak ve hareket etmesini sağlamaktan sorumludur. Aynı zamanda kemikler ve kemikleri birbirlerine bağlayan eklemlerden meydana gelmektedir.

Kemikler, esnek olmayan ve hayli güçlü yapılardır. Bu nedenle hareket kabiliyetleri bulunmamaktadır. Vücudun hareket edebilmesi ise eklemler sayesinde gerçekleşmektedir. Bu hareketler sırasında kemiklerin birbirlerine sürtünmeleri ve deformasyonların meydana gelmemesi için kıkırdak doku, bağ dokusu, kaslar ve tendonlardan yardım alınmaktadır.

Eklemlerin çalışmasını sağlayan yumuşak kıkırdak doku, zaman içerisinde çeşitli faktörlere bağlı olarak zarar görebilmektedir. Bu durum sonucunda işlevlerin azalması ya da kaybolması durumunu tanımlayan kireçlenme (osteoartrit) şikayetleri meydana gelmektedir. Günümüzde en sık karşılaşılan türleri arasında ise diz kireçlenmesi yer almaktadır. Diz kireçlenme tedavisi, bu duruma neden olan etmenlere bağlı olarak ve mutlaka alanında uzman hekimler tarafından belirlenmelidir.

Diz Kireçlenmesi Nedenleri

Dizler, vücut yükünü taşıyan en önemli eklem bölgeleridir. Bu yüzden diz kireçlenmesi, en sık rastlanan kireçlenme türüdür. Bu bölgede bulunan eklemlerin aşınması ile oluşan diz kireçlenmesi nedenleri şöyle sıralanabilmektedir:

• Aşırı kilo (obezite) sorunun görülmesi,
• Sigara kullanma alışkanlığının bulunması,
• Şeker hastalığının görülmesi,
• Romatizma sorunlarının bulunması,
• Daha önce geçirilmiş ya da devam eden enfeksiyonların görülmesi,
• Geçmişte yapılmış başarısız cerrahi operasyonların bulunması,
• Kalıtımsal faktörler,
• Kaza ya da düşme gibi travmatik hasarların alınmış olması,
• Hareketsiz bir yaşamın sürdürülmesi,
• Spor yaralanmalarının yaşanmış olması,
• Eklemlerin aşırı ve yanlış kullanımı,
• Kemik erimesi sorunun görülmesi,
• Yaşlılık nedeniyle oluşan aşınmaların meydana gelmesidir.

Diz kireçlenmesine yol açan etmenlerden bir ya da birkaçının oluşması durumda, eklem hareketlerini sağlayan yumuşak doku hasar görmekte ve diz kireçlenmesi ile karşılaşılmaktadır. Uzman hekimler tarafından uygulanan tetkikler sonucunda doğru tedavi yöntemlerinin belirlenmesi, şikayetlerin minimum seviyeye indirgenmesi ya da ortadan kaldırılmasını mümkün kılmaktadır.

Diz Kireçlenmesi Tedavi Yöntemleri

Diz kireçlenme tedavisi, hastanın genel sağlık durumu ve kireçlenmeye neden olan etmenlere göre farklılık göstermektedir. Bu nedenle mevcut şikayetlerin şiddeti ve diğer tüm faktörleri inceleyerek gerekli tetkiklerin yapılması büyük bir önem taşımaktadır. Günümüzde diz kireçlenme tedavisi için uygulanan yöntemler ise kısaca şu şekilde sıralanabilmektedir:

• İdeal Kiloya Ulaşılması: Aşırı kilo artışı, diz eklemindeki yükü arttırmakta ve dokunun hasar görmesine neden olmaktadır. Kişilerin ideal kilosuna ulaşması ile diz eklem yapısının korunmasını mümkün olmaktadır.
• İlaç Tedavisi: Kireçlenmenin neden olduğu ağrı ve şişlik gibi semptomların ortadan kaldırılması ya da ek tedavi yöntemlerine destek sağlanması amaçlarıyla tercih edilebilmektedir. Ayrıca kıkırdak yapısının yeniden oluşturulması için kullanılabilecek ilaçlar da mevcuttur.
• Fizik Tedavi: Uzman fizyoterapist kontrolünde ve hastanın durumuna uygun olarak belirlenen egzersiz, elektroterapi, soğuk ve sıcak uygulamaları gibi yöntemleri kapsamaktadır. Böylece şikayetlerin azaltılması ve eklem bölgesinin hareket kabiliyetine kavuşması sağlanmaktadır.
• PRP/ Kök Hücre Tedavisi: Fizik tedavi ya da harici ilaç tedavilerinden istenilen sonuçların alınamaması durumunda, doğrudan diz içine ilaç enjekte edilmesi yöntemidir. Bu yöntem ile eklemin kayganlaştırılması, diz içi sıvısının ve kıkırdak dokusu özelliğinin geri kazandırılması mümkün olmaktadır.
• Cerrahi Tedavi: Diğer tedavilerden sonuç alınamadığı durumlarda uygulanmaktadır. Hastanın şikayetleri ve genel sağlık durumuna göre seçilebilecek farklı cerrahi yöntemleri bulunmaktadır. Artroskopik müdahale ile erken evrede eklem içi temizlenebilmektedir. Orta evredeki durumlarda ise eklem içi kemik dizilimi düzenlenerek oluşan baskı ve hasar azaltılabilmektedir. İleri seviyedeki şikayetlerde protez tedavisi uygulanarak eklem bölgesinin yenilenmesi ve tekrardan çalışır hale getirebilmesi mümkün olmaktadır.

Diz kireçlenme tedavisi için kişilerin öncelikle kireçlenmeye neden olan faktörleri ortadan kaldırması gerekmektedir. Tedavi sürecinde travmaya ve zorlanmaya neden olabilecek alanlardan ya da aktivitelerden uzak durulması, doktor önerileri dışında hareket edilmemesi büyük bir önem taşımaktadır. Ayrıca diz kireçlenme tedavisi, kesinlikle alanında uzman hekimlerin kontrolü altında başarıya ulaşabilmektedir. Aksi durumlarda kalıcı sakatlıklara varan üzücü sonuçlar ile karşılaşılması riski bulunmaktadır.